Info: Hafıza yasaları, toplumların tarihi olayları, özellikle de hassas veya travmatik olarak kabul edilen olguları nasıl hatırlayacaklarını ve anacaklarını düzenleyen yasal düzenlemelerdir. Genellikle soykırım veya savaş suçları gibi belirli tarihi olaylarla ilgili olarak nelerin söylenebileceğini, öğretilebileceğini veya tasvir edilebileceğini belirlerler. Bazı ülkelerde komünizm/nazi sembollerini yasaklayan yasalar buna örnek olarak verilebilir.

Info1: “Yapay Zeka Yayılımı Hakkında Geçici Nihai Kural” Joe Biden hükümeti tarafından 13 Ocak 2025 tarihinde yürürlüğe kondu. Bu kural, müttefik sayılan 18 ülkenin gelişmiş yapay zeka teknolojilerine ulaşımını kolaylaştırmayı, diğer ülkelerin ise ulaşımını zorlaştırmayı amaçlamaktadır.
Info2: Trump hükümeti 20 Ocak 2025 tarihinde başa geçmiştir

İnfo 1: “Recidivism” ceza hukukunda tekerrür eden suç anlamına gelir. Aynı suç tipinin(örneğin hırsızlık) belli bir süre içerisinde farklı bir fiile tekrardan işlenmesi “recidivism” oluşturur.

Info2: "Anti Recidivism", 5 yıl içerisinde 3. kere recidivism hali oluştuğunda verilen cezanın ciddi oranda arttırılmasını ve/veya bu mahkumun cezasını çekerken diğer mahkumların sahip olduğu hakların bazılarından mahrum bırakılmasını(örneğin görüşme hakkı, çalışma hakkı, havalandırma hakkı vb.) benimseyen modeldir.

Gig ekonomisi, geleneksel tam zamanlı istihdamın yerini alan, kısa süreli, proje bazlı veya görev odaklı işlerin hakim olduğu bir çalışma modelidir. Bu modelde, işverenler ve çalışanlar arasında genellikle dijital platformlar üzerinden esnek bir ilişki kurulur.

Cordon Sanitaire (Karantina Hattı): Ana akım siyasi partilerin, aşırı sağ ya da radikal partilerle iş birliği yapmaktan kaçınmak için oluşturduğu bir stratejidir. Bu strateji kapsamında, aşırı sağ partilerle koalisyon kurmamak ya da karar alma süreçlerine dahil etmemek hedeflenir. Örneğin, Almanya’da AFD’ye karşı veya Fransa’da Front National’a karşı bu strateji uygulanmaktadır.

Yakma hakkı, bir ülkenin ekonomisini büyütmek için karbon ve benzeri ürünleri kullanma hakkıdır. Bu kavram, gelişmekte olan ülkeler tarafından, uluslararası iklim müzakereleri sırasında, ekonomik büyüme için fosil yakıt kullanımını sürdürmelerini haklı çıkarmak için sıklıkla dile getirilmektedir.